Fora Zeytin gücüne güç katmaya devam ediyor…
Dünyanın en büyük zeytin işleme tesisine sahip olan Fora Zeytin, global gıda standardı olarak kabul edilen BRC Food Belgelendirme sistemindeki en üst not olan AA+ seviyesine yükseldi. Konuyla ilgili sorularımızı yanıtlayan Fora Zeytin Genel Müdürü Efe Yazıcı, “Böylece uluslararası standartlarda, kaliteli, güvenli ve yasalara uyumlu üretim yaptığımızı global boyutta tescillemiş olduk” dedi.
– Fora Zeytin pek çok kalite belgesinin yanı sıra; şimdi de global gıda standardı olarak kabul edilen BRC Food Belgelendirme sistemindeki en üst not olan AA+ seviyesine yükseldi. Bu konuyla ilgili neler söylemek istersiniz? Bu belgeyi almak için nasıl bir denetimden geçtiniz?
Dünyanın en büyük zeytin işleme tesisine sahip olan bir marka olarak, global anlamda kabul görmüş BRC standartlarına göre, bağımsız ve habersiz denetimlerle, sürekli artan notumuz en üst dereceye, AA+ seviyesine ulaştı.
Fora Zeytin, Türkiye’deki zeytin markaları içinde BRC Food belgesi kapsamında AA+ seviyesine yükselen ilk ve tek firma olurken; dünya çapında ise İspanya’daki bir markadan sonra bu belgeyi alan ikinci firma olduk. Böylece uluslararası standartlarda, kaliteli, güvenli ve yasalara uyumlu üretim yaptığımızı global boyutta tescillemiş olduk.
Çok sayıda ülkede Fora markası tescil edilmiş durumda. İhracat kanalında tüm kıtalara ulaşarak Türk zeytinini dünyaya açmayı hedefliyoruz. Bu açıdan da gıda kalitesi ve güvenliğinde dünya çapında altın standart olarak kabul edilen BRC Food belgesine sahip olmamız büyük önem taşıyor.
– Fora Zeytin ürünleri, dünyanın en büyük zeytin işleme tesisinde üretiliyor. Peki, üretim aşamanız ve tesisiniz hakkında neler söylemek istersiniz?
Fora Zeytin’in yüksek kaliteli zeytin ve zeytinyağı ürünlerimizi Balıkesir’in Havran ilçesinde bulunan son teknoloji ile donatılmış AntGıda tesislerinde üretiyoruz. Dünyanın en büyük zeytin işleme tesislerinden biri olan AntGıda A.Ş. 1994 yılında kurulmuş, uzun yıllar İş Bankası iştiraki olarak hizmet vermiş ve 2014 yılında Türkiye’nin önde gelen ve saygın sanayi gruplarından biri olan Mermerler Grup tarafından satın alınmıştır. Tesis 60 bin ton kapasite ile 70 bin metrekare kapalı olmak üzere, 120 bin metrekare alana kuruludur. Fora, tüm dünyanın tercihi teknoloji gerektiren Kaliforniya tarzı oksidasyonla işlem görmüş siyah zeytinleri steril ambalajlarda sunabilmektedir. Oksidasyon ile yıllık 18.000 ton işleme kapasitesine sahip üretim alt yapısı bulunmaktadır.
– Fora Zeytin toplamda kaç ülkeye ihracat yapıyor? Söz konusu ülkelerdeki pazar payınız hakkında bilgi verir misiniz?
50’ye yakın ülkeye ihracat yapıyoruz. Müşterilerimiz arasında Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere gibi dev ülkelerin yanı sıra; gelişmekte olan Bulgaristan, Romanya, Azerbaycan gibi pazarlar da mevcut. Ayrıca Ortadoğu’da çok sayıda müşterimiz var. Çin ve Japonya gibi damak tadı farklı ülkelere bile ihracat yapıyoruz, mesela uzun süredir Hong Kong’a zeytinlerimizi ve zeytinyağımızı ulaştırıyoruz.
İhracat konusunda bizim için diğer önemli bir hedef kitle ise yurtdışında yaşayan Türkler. Özellikle Avrupa’da yaşan Türkler alıştıkları, sevdikleri tatta zeytin istiyorlar ve zeytini etnik marketlerden satın alıyorlar. İyi bir partnerle Avrupa’da dağıtım yapmaya başladık. Amacımız yaygınlaşmak ve büyümek ancak bunu kontrollü yapacağız. Zeytin çok özen gösterilmesi gereken bir ürün. Doğru partner ve doğru dağıtım çok önemli.
– Uzun ve kısa vadeli hedefleriniz, projeleriniz nelerdir?
2016 yılı maalesef tüm sektörler için zorlu bir yıldı. Ülkenin içinden geçtiği siyasi konjonktür, bunun sosyal ve ekonomik yaşama etkileri kuşkusuz tüm sektörleri etkiledi. Bizler için hasat açısından da zor bir yıldı. Fakat Fora olarak zoru başardık. 2016 yılını hedeflerimiz doğrultusunda kapatmayı başardık.
2017 yılı için agresif büyüme hedeflerimiz söz konusu. Yüzde 50 büyüme hedefliyoruz. Hammadde alım döneminde, bu hedefler doğrultusunda çalışmaya başladık. Mevcut müşterilerimiz önceliğimiz elbette. Bunun yanında yurtdışı açılımlarımız, stratejik işbirliklerimiz ve yeni müşterilerimiz ile büyüyeceğiz.
– Son olarak, Perakende Çağı okurlarına iletmek istediğiniz bir mesaj var mı?
Özetlemek gerekirse sahip olduğumuz BRC Belge Standardının ortaya çıkış nedeni süreçlerde mükemmeliyet sağlayarak ürün kalitesinin ve marka değerinin sürekli olarak korunmasıdır. Bunun için iç süreçlerin etkili kontrol edilmesi ve hata yapma riskinin minimize edilmesi sağlanır. Potansiyel tehlikeler önceden belirlenir, düzeltici yerine önleyici metotlar kullanılır, sonuç olarak Gıda güvenliğinde proaktif bir yaklaşım benimsenir. Fora benimsediği bu standartlar ve aldığı bu belge ile gücüne güç katmaya devam edecek…
