Cloud Media ile müziğe dair…
Lisanslı müzik kullanımının önemine dikkat çeken Cloud Media Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Alkan, “Dünyadaki birçok sanatçı ile doğrudan lisanslama yapan Türkiye’deki tek firmayız” dedi.
– Cloud Media kapsamında hizmetleriniz nelerdir?
Dünyanın en büyük recording firmalarının Türkiye distribütörü ve tek yetkilisiyiz. Dünyanın en büyük plak şirketleri ile üçüncü parti lisanslaması yapan Cloud Media bünyesindeki “Riot Clowns Recordings” ile dünyadaki birçok sanatçı ile doğrudan lisanslama yapan Türkiye’deki tek firmayız. 2014 yılında kurulmuş olan firmamız 18 yıllık radyo, prodüksiyon, seslendirme, aranje, mixing, mastering konularında deneyimli bir kadroya sahiptir. Üçüncü parti lisanslama, doğrudan müzik lisanslama, aktif kurumsal tv, dijital tabela, dijital menü ve Android, IOS, Windows, Linus yazılım desteği vermektedir.
– Mekanlar, mağazalar veya toplu alanlarda kullanılacak müzik seçimlerinde lisans gelirini azaltmak için neler yapılabilir?
Lisanslama alanında telif hakları ile ilgili Türkiye’deki en yetkili mecra olan MESAM’a göre Türkçe pop müzik çalmak kesinlikle yasak. Universal veya Sony Müzik ile anlaşmalı olan güncel parçaları çalmak için de çok yüksek ücretler ödemek durumunda kalınıyor. Metrekare başına dolar bazında ve hoparlör sayısına göre bütçe çıkarılıyor. Lisanssız müzik kullanımının yaptırımlarının ağır olması nedeniyle kamuya açık işletmeler lisans giderlerini düşürmek için, lisans ücreti düşük kalitesiz müziklere yöneliyorlar. Her müzik eserinin bir lisans bedeli var…
Lisanssız müzik yayınının yaptırımı ise iki ila beş yıl arasında hapis cezası veya para cezası ile sonuçlanabiliyor. Ayrıca hak sahipleri normalde yapılacak ödemenin üç katına kadar tazminat davası açabiliyor.
– Kaliteli-lisanslı müzik kullanımının müşteriler üzerindeki olumlu etkileri nelerdir?
Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, kurumun ruhunu ve enerjisini yansıtan müzik hem müşterinin keyifli alışveriş yapmasını sağlıyor, hem de müşterilerin markaya bağlılığını güçlendiriyor. Cirolarda müzik sayesinde yüzde 30 oranında artış sağlanabiliyor. Müşteriler mağazalarda müzik olduğu sürece daha fazla vakit harcıyorlar ve satış temsilcisiyle daha fazla temas halinde olabiliyorlar. Çalınan müziğin kaliteli, tempolu ya da romantik olması, hatta tanınan ya da tanınmamış parçalardan oluşması satışları direkt etkiliyor. Örneğin süpermarketlerde yavaş müzik tercih edildiğinde tüketiciler yüzde 38 oranda daha fazla mağazada zaman harcıyor dolayısıyla bu durum satışları da etkiliyor… Müzik yayınlarının mağazaya özel hazırlanması, markaların bu işi uzmanlarına bırakması gerekiyor. Ülkemizde işletmeciler tarafından müzik üçüncü planda ve gereksiz gibi görünse de aslında çok gerekli, çünkü müzik duyusal pazarlama içine giriyor. Müzik bir algı ve müşteri bunun farkına varmıyor. Kaliteli müzik aynı zamanda nihai müşterinin bilinçaltında marka bilinilirliği için çok gerekli. Sektörün içinde çok kalitesiz ve ucuz hizmetler veriliyor. Biz yaptığımız yayının kalitesinden ödün vermiyoruz ve her sözleşme öncesi yaptığımız demo yayınlarda bile bu kalite farkını hissettirebiliyoruz. Fiyat politikamızda ise farklı stratejiler uygulayarak kaliteli hizmeti en makul rakamlarla sunabiliyoruz.
– Ülkemizde, toplumu lisanslı müzik kullanımı hakkında nasıl bilinçlendirebiliriz?
Ülkemizde işletmeciler tarafından müzik üçüncü planda ve gereksiz gibi görünse de aslında çok gerekli, çünkü müzik duyusal pazarlama içine giriyor. Müzik bir algı ve müşteri bunun farkına varmıyor. Kaliteli müzik aynı zamanda nihai müşterinin bilinçaltında marka bilinilirliği için çok gerekli. Sektörün içinde çok kalitesiz ve ucuz hizmetler veriliyor. Biz yaptığımız yayının kalitesinden ödün vermiyoruz ve her sözleşme öncesi yaptığımız demo yayınlarda bile bu kalite farkını hissettirebiliyoruz. Fiyat politikamızda ise farklı stratejiler uygulayarak kaliteli hizmeti en makul rakamlarla sunabiliyoruz.
Firmalar üçüncü parti lisanslaması yapmış olduğu firmaların müziklerini çok iyi analiz etmeli. Hiçbir işletme, müşterilerine kalitesiz ve kötü müzik dinleterek haksızlık yapmamalı. Bizim sloganımız ‘Kulak Yanılmaz’. Cloud Media verdiği hizmetle gerçek bir çözüm ortağı olmayı başarabilmiştir. Bizi tercih eden işletmelerde hem kaliteli müzik yayını ile ilgili sorun yaşamadıklarını, hem de müşterilerini ciddi anlamda memnun edip ciro artışını da personelle birlikte yakaladıklarını ve aynı zamanda marka imajına da katkı sağlayarak kurumsal kimliğe değer kattığını çok net olarak görüyoruz.
– Cloud Media’nın, 2017’den sonra tüm arşivini dünyaya açma gibi bir hedefi var. Sizce bu Cloud Media’yı nasıl etkileyecek? Olumlu yönleri neler olacak?
2017 yılında ilk olarak Azerbaycan’dan başlayarak sonra İngiltere’ye, oradan da tüm dünyaya hizmet vermeyi amaçlıyoruz. Bu amaç doğrultusunda faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Şu ana kadar 180 bin adetlik bir arşiv oluşturduk. Arşiv ve sistem için önümüzdeki yıl 200 bin dolarlık ek yatırım gerçekleştireceğiz.
– Cloud Media’nın gelecek için hedefleri neler?
Cloud Media olarak ekibimizle birlikte hızla büyümeye devam ediyoruz. Bu yıl itibariyle dünyadaki birçok kurumsal firmayı portföyümüze katarak, Türkiye’de dünya çapında üçüncü parti lisanslama hizmeti veren tek firma olarak faaliyetlerimize devam edeceğiz. Bir protokol ve üçüncü parti lisanslama yaptığımız zaman ne kadar uç nokta alım yapılabileceğinin hesabını yapıyoruz. Türkiye’de ‘hard copy’ olarak adlandırdığımız (CD basımı) uygulamayı yapan tek firma olduk. Örneğin, müşterimize 180 bin adetlik bir arşiv sunuyoruz ve müşterimiz o arşiv için mağazasına ait bir compilation çıkartmak istiyor. İşte bunu yapma hakkı bizde var. Lisanslı arşivlerimizden yaklaşık 15 şarkılık bir liste oluşturuyoruz. Müşterimiz isterse bu “derleme albüm”ü elektronik marketlerde satıp gelir elde edebiliyor. Yine müşterimiz isterse, işletmesinden kendi belirlediği tutar dahilinde alışveriş yapıldığında, müşterilerine hediye olarak verebiliyor.
Arşivimizdeki müzik türleri; Pop, Jazz, Nu.Disco, Chill-Out, House, Techno, Trance, R&B, Soul, Lounge, Funk, Reggae, DeepHouse, Future Jazz, Funky House, Indie Dance, Rock, Indie Pop, Country, Pop-Folk, Acoustic, Ambience, Downtempo, Ethnic, Progressive House, EDM, Elecronica, Lo-Fi, Minimal, Dubstep, Drum & Base, Tech House, Psy-Trance, Chill House, Synth-Pop, Electro.
– Son olarak neler söylemek istersiniz?
Nitelikli kahve, şık elbise gibi müziğin de kalitelisi var. Büyük yatırımlarla açılan mekanlar, mağazalar kısa süre sonra kapanabiliyor. Tabii ki bunun pek çok sebebi var, ancak müşterilerin mekanda kendilerini rahat hissetmemesi de önemli bir neden. Marka imajına, mekanların ambiyans ve kullandığı müziğin etkisi çok büyüktür. Bu noktada, lisans ücretini az ödemek için yanlış müzik yayını yapan bir işletme müşterisinin haklarını hiçe sayan bir işletmedir. Firmalar üçüncü sınıf ses kütüphanelerini kiralayan firmaları seçerek yanlış müzik yayını yapmamalılar.